Hits: 246
Tijda Ekecik
Kürdistan tarihinin belgelerini kağıtlarda değil, emekçi anaların nasırlı ellerinde, fedakar yüreklerinde bulabilirsiniz..
Tarihi boyunca işgalci cellatların pususundan bir türlü kurtulamayan Kürt halknın inatla sarıldığı kimliğidir bize bugün bir ayna gibi bakan, ‘özgürleşin artık, ben buraya kadar az çok direndim sıra sizde’ der gibi. Özgürleşmek Kürt için hiç bir zaman salt bir tercih olmadıysa da direnmekten başka bir fırsat sunulmadı bu mazlum halka. ‘Ya özgürlük, ya ölüm’ demedı bu çocuklar boşu boşuna.
Ve nice yiğitler ışık oldu bu yola. Kaç kara kaşlı Mazlumlar, kaç kızıl saçlı Saralar kendini adadı ‘kurumuş’ denilen bir ağacı yeşertmenin savaşına. ‘Binlerce kez ölürüm bu ülkenin yollarına’ denildi. Çok şey kaybedildi bu topraklarda, ölüm bile öldü, korku da onunla.
Ve ısrarla ‘varız’ dedik haykıra haykıra. Koynumuzda sakladığımız fotoğraflarda yaşatdık Kürdistan hayallerimizi, ‘gün gelecek’ diye bahçeye gömdüğümüz kitaplarda. Helbestler büyüttük içimizde, dengbejler aktardık nesilden nesile… Bazen de hikayelerimizi bedenlerimize kazıdık kimse bizden alamasın diye.
Bir isyandır Kürt tarihini unutmamak, bize kim olduğumuzu unutturmak için bu kadar kirli proje yürütülürken. Ve bunun en büyük vesilelerinden biri, bedene nakış nakış işlenen deq olarak ifade bulur.
Deq’ler, kayıp zamanların kutsal metinleridir. Yazılımın ilk devrimidir. Deq tarihçesi M.Ö. 500’e dayanır ve Kürtlerin on bin yıllarca yaşadığı Mezopotamya (Kürdistan veya Mezrabotan) bölgesinde ortaya çıkar. Deq, Daq, Vesm, ve Daqi diye adlandırılan bu sanat, her dilde farklı bir anlmam bulsa da Kürtçe dilinden doğduğu anlaşılmaktadır.
Deq geleneği, insanlığın karanlık çağlarına kadar uzanan tarihi bir geçmişe sahiptir.
Sembollerle vucudun adeta bir tapınak haline getirilerek kutsanması insanların bedenlerine olan inançlarını gösterir. Paganizm, Animizm, Taoizm, Budizm, Zerdüştlük ve Manihaizm gibi dönem felsefelerin ve inançların derin izlerini taşır.
Deq motıfleri mağaralar, duvarlar ve mezarlarda da bulunabilir. Burada dövme motifleri ve sembolleri aslında hikaye, geçmiş ve sırlı hikaye, yanı kodlanmış bir mesaj, olarak kullanılır ve mistik ve mitolojik değerleri nesilden nesile taşır.
NASIL YAPILIR?
Dövmeler anne sütünden, isden ve bazen bir koyun veya keçiden safra kesesi sıvısından yapılır. Tasarım cilde çizilir ve daha sonra bir dikiş iğnesi ile bir dizi küçük delik açılır. Daha sonra karışım, dövmenin tasarımı üzerine yayılır, ve kabuk bağlar. Çoğunlukla sekiz ve on iki yaş arasında yapılır.
NERELERE YAPILIR?
Kadınlar dövmeleri genellikle kaşlara, yanaklara, burun üstüne, ve duduak ve çene bölgesine yaparken erkekler ise yüze ve ellere yapmaktadır. Dövmelerin yerleri de anlamlarını belırlemektedir.
Dövmelerin kadınlarda dudaktan çeneye inmesinin nedeni, konuşurken tatlılığın kadının ağzından çıkabilmesidir. Gözlerin etrafındaki bir dövme nazara karşı koruma sağlar. Gözün yanındaki bir ay, kadının veya ailesinin Ezidilikten İslam’a dönüştüğü, ancak hala bazı dini geleneklere sahip olduğu anlamına gelir.
Şeytan gözüne karşı, dudaklara, burun deliklerine, kaşların arasına ve cinsel organlara dövme yapılır. Vücudun yüz, el, kol, ve ayak bölgelerindeki dövmeler genellikle güzellik için yapılır. Ve burun ve yüzdeki bazı dövmelerin ölümü önlediğine inanılıyor.
Bazı kadınlar alnından ayağa kadar deq’lere sahiptir. Bu da guzelliğin görünmemesi için bir önlem olarak kullanılıyor.
ANLAMLARI
Erkek ve kadın dövmesi farklıdır. Kadınların kullandığı motifler çoğunlukla zarafeti ve güzelliği temsil ederken, erkeklerin kullandığı motifler gücü ve iktidarı temsil etmektedir.
Dövmelerin hayvan figürleri ve neredeyse tüm geometrik figürler, Ana Tanrıça’yı, yani annenin doğurganlığını, yaşamını ve ölümünü kutsar. Benzer şekilde, güneş ve ay motifleri, yaşamın kaynağını ve sonsuz bir yaşam arzusunu temsil eder.
Mezopotamya uygarlığındaki sembollerin anlamları şöyledir:
Bitki sembolleri – doğurganlık, üretkenlik ve güç.
V sembolleri – kabile tanımlayıcılarıdır, sembolün boyutu aile grubunun boyutuna karşılık gelir.
İkiz ceylanlar – hayvanın güzelliğine ve zarafetini temsil eder.
Göz figürü – nazarın önlenmesi, zenginlik ve bolluk.
Yıldız – mutluluk, hayat ağacı.
Kuş – yaşam ve ruhun sembolü.